Türkiye ağır bir ekonomik tabloyla seçimlere gerçek giderken, seçim sonrası iktidar değişse de değişmese de olağanlaşma güç görünüyor.
2023 için uygulanan siyasetlerin maliyetinin büyümede görüleceğini kaydeden ekonomistler enflasyonun yüzde 30’da katılaştığına dikkat çekerek Türkiye’nin olağanlaşma sürecinin en az iki yılı bulacağını öngörüyor.
Koç Üniversitesi-TÜSİAD Ekonomik Araştırma Forumu’nun düzenlediği “2023 Yılında Türkiye Ekonomisi” toplantısında öne çıkan görüşler şöyle:
TÜSİAD Lideri Orhan Turan: Seçimlerin sonucu ne olursa olsun, seçim sonrasıyla öncesi ortasındaki ekonomik şartların ve siyasetlerin farklılaşması mümkün. Dünya ekonomisindeki zayıf büyüme performansının 2023 yılından sonra da devam etmesine hazırlıklı olmamız gerekiyor.
TÜSİAD Başekonomisti Gizem Öztok: Türkiye enflasyonu denetim edemeyecek ve enflasyon yüzde 40’larda yapışkan kalacak. Çiftli bir senaryo mümkün. İktidar değişikliği olsa dahi hiçbir şeyin fiyatı gerçeği yansıtmadığı için olağanlaşmaya hakikat giderken çok önemli fiyat dalgalanmaları görme ihtimalimiz var.
Bilkent Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hakan Kara: Türkiye üzere faizi yanlış bir yere koyup varlık fiyatlarını darmadağın eden diğer bir ülke yok. Bu yıl Türkiye’nin yüzde 3’ün üzerinde büyümesi çok güç. Tek motorla (iç talep kaynaklı) büyüdüğümüz için büyümede bir yavaşlama olacak. Seçimden sonra kim gelirse gelsin bunun bedelini ödeyecek. Kim gelirse gelsin 2023 enflasyonu yüzde 30’un altını görmeyecek.
Prof. Dr. Cevdet Akçay: Türkiye’de fiyat kaosu var. Hiçbir TL cinsi finansal varlığın fiyatı yanlışsız değil. Muhtemelen 1-1.5 sene içinde kırmakta zorlandığımız enflasyonun rejim seviyesi yüzde 30’lara gelecek. Bunun vebali çok büyük. İki sene Türkiye’nin durumu problemli. Zorluktan kaçış yok.