Nusaybin ilçesinde yaşayan Ayşe Başar, sağ elinde güçsüzlük, yürüme zorluğu, istikrar kaybı ve baş dönmesi şikayetleriyle, Mardin’de özel bir hastaneye başvurdu. Burada yapılan muayenede hekimi, Başar’ı Diyarbakır’a Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne yönlendirdi. Beyin ve Sihir Cerrahisi Uzmanı Dr. Abdurrahim Taş, tarafından muayene edilen Başar’ın beyin sapının önündeki foramen magnum (Kafatasının alt kısmında bulunan boyun deliği) kısmında 4 santimetrelik tümör tespit edildi. Ameliyatın riskli olması nedeniyle evvel çekimser davranan Başar ve ailesi, daha sonra ameliyatı yaptırmaya karar verdi. Dr. Abdurrahim Taş ve takımı tarafından yapılan 10 saatlik operasyonla Başar, beynindeki tümör alınarak eski sıhhatine kavuştu.
‘YÜKSEK RİSKLİ BİR AMELİYATTI’
Dr. Abdurrahim Taş, ameliyatın yüksek riskli olduğunu ve 10 saat sürdüğünü belirterek, “Hastanın sağ elinde güçsüzlük vardı ve yürümekte zahmet çekiyordu. Yürüdüğü vakit düşüyordu, istikrar kaybı yaşanmaya başlanmıştı. Hasta geldiği vakit sağ kolunda ileri derecede güçsüzlüğü vardı. Beyin sapının önünde foramen magnumda 4 santimetrelik tümör tespit ettik. Hastaya ameliyat olması gerektiğini söyledik. Hasta ve yakınları düşündükten sonra bize geri döndüler, ameliyatı kabul ettiler. Yüksek riskli bir ameliyattı, bu sebeple hastaya riskleri anlatıp ameliyatını planladık. Ameliyatı yaklaşık 10 saat sürdü. Bu şikayetlerinin çabucak hemen birçoklarının gerilediğini gördük. Ameliyatı başarılı bir halde yapmamız bizi de hastamızı da çok memnun etti” diye konuştu.
Diyarbakır’ın bölgede sıhhat üssü misyonu gördüğünü vurgulayan Dr. Taş, şunları söyledi:
“Şırnak, Siirt, Batman, Mardin, Bingöl ve Bitlis’ten ve bilhassa maddi imkanları olmayan hastalar buraya geliyor. Diyarbakır bölgede bir sıhhat üssü misyonu görüyor. Maddi imkanı olan hastaların birçok batıya gidebiliyor fakat bu türlü maddi imkanı olmayan hastalar da burada tedavilerini çok rahatlıkla olabiliyor. Bu hastamıza da bir fiyat söylemişler batıda. Yani birden fazla insan hiçbir biçimde o fiyatları ödeyemez. Üniversitemizin kuralları teknik manada batıdaki birçok üniversite ile denk ve hatta kimilerinden daha yeterli aygıtlarımız var. Teknik olarak batıda yapılabilecek çabucak hemen bütün ameliyatlar burada olabiliyor.”
‘BAZI HASTANELER YAPAMAYIZ DEDİ, KİMİLERİ DA 500 BİN LİRA İSTEDİ’
Ayşe Başar’ın kızı Emine Başar ise, rahatsızlığı nedeniyle başvurdukları kimi hastanelerde ameliyatın yapılamadığını, kimi hastanelerde ise 500 bin lira üzere sayılar istendiğini tabir ederek, “Sağ kolu artık külliyen gitmişti, zayıflıyordu. Bir de sol ayağına vurmuştu. Tümör olduğunu bilmiyorduk. Çok korktuğumuz için dışarıda birkaç tane doktora da danıştık. Kimileri ‘biz yapamayız, güç bir ameliyattır’ dedi. Kimileri da 500 bin lira istedi. Durumumuz düzgün olmadığı için yapamadık. Abdurrahim hocanın yanına geldik. Allah’ıma binlerce şükür olsun, düzgünleşti. Allah hekimimizden razı olsun. Artık annem yürüyebiliyor. Evvelce yürüyemiyordu, yüz üstü düşüyordu. Kolunu kaldıramıyordu, daima başı ağrıyordu. Allah’ıma binlerce şükür olsun, artık yürüyebiliyor. Kolunu ve parmaklarını da kullanabiliyor” sözlerini kullandı. Ameliyattan sonra sıhhatine kavuşan Ayşe Başar ise “Şu an çok uygunum. Ben yürüdüğüm vakit yere düşüyordum. Kaşık bile alamıyor, yemek yiyemiyordum. Yani ben gitmiştim. Ameliyat oldum iyileştim” dedi.