Damla GÜLER / milliyet.com.tr İstanbul Beşiktaş’ta 2010 yılında Sabire P. ve kızları S.P ile K.P yalnız yaşıyordu. Bir mühlet sonra anne Sabire P. komşuları Hacı H. ile sevgili oldu. Babaları olmadığı için Sabire P.’nin kızlarına yeterli davranmaya başlayan Hacı H. yardım mazeretiyle de sık sık meskene girip çıkmaya başladı.
Hacı H., Sabire P. konutta yokken de kızları görmeye gitmeye devam etti. Bir müddet sonra olay tarihinde 16 ve 27 yaşında olan kızlarının hareketlerinden şüphelenen anne Sabire P., kızlarıyla konuşunca gerçek ortaya çıktı.
“ANNEN SENİ MESKENDEN ATACAK”
Hacı H.’nin genç kızlara tekraren cinsel hücumda bulunduğu ortaya çıktı. Kızlarıyla birlikte çabucak savcılığa başvuran anne Hacı H.’den şikayetçi oldu. Şikayet sonrası tabiri alınan 16 yaşındaki S.P, Hacı H.’nin kendisini, “Sen bakire değilsin. Ayrıyeten senin telefon kayıtlarını çıkartıp dökümlerine ulaştım. Senin imgelerini çekmişler. Annen seni isimli tıpa götürecek. Bakire olmadığın tespit olacak. Annen seni konuttan atacak. Sen benim kızım olduğun için senin yanındayım.” diyerek korkuttuğunu ve tekraren cinsel istismarda bulunduğunu söyledi.
10 YIL SONRA YAKALANDI
Alınan sözlerin akabinde Hacı H. hakkında, “çocuğun cinsel istismarı” ve “nitelikli cinsel saldırı” hatasından dava açıldı. Lakin Hacı H. hakim karşısına çıkmadan kayıplara karıştı. Hakkında yakalama kararı çıkarılan H. hakkında kırmızı bülten kararı da çıkarıldı. Yaklaşık 10 yıl sonra yakalanan Hacı H. tutuklandı. H. mahkemede verdiği tabirde, “Hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Olaylar palavra ve düzmecedir. Samimi anlatımda bulundum. Interpolle arandığımı bilmiyordum. Her iki kız da annesinin çizdiği çizgide hareket etmektedir. Hatasızım beraatimi istiyorum” dedi.
Alınan savunmanın akabinde mahkeme 10 yıllık davayı karara bağladı. Mahkeme sanık Hacı H.’yi, “çocuğun cinsel istismarı” ve “nitelikli cinsel saldırı” kabahatinden 28 yıl 9 ay mahpus cezasına çarptırdı.