CHP Genel Lider Yardımcısı Prof. Dr. Fethi Açıkel, bugün yaptığı yazılı açıklamada, 14 Mayıs’ta yapılması planlanan seçimlere ait değerlendirmelerde bulundu.
Açıkel, “Yapılan kamuoyu araştırmaları ve anketler, Recep Tayyip Erdoğan’ın bütün uğraşına ve izlediği seçim iktisadına karşın bu seçimi kazanamayacağını gösteriyor. Erdoğan, siyasi olarak büyük bir tıkanmışlık içerisinde. Cumhur İttifakı, hiçbir ankette toplam yüzde 42-43’lük eşiği aşamıyor” dedi.
Açıkel’in açıklaması şöyle:
“Biz, genel liderimiz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun, devlet deneyimine sahip, Türkiye’nin en önde gelen siyasetçisi olduğuna inanıyoruz. Türkiye’deki önyargıları aşmak için büyük bir kucaklaşma ve helalleşme siyasetinin mimarı olduğunu biliyoruz. Biz, Cumhuriyet Halk Partisi takımları olarak, genel liderimizin, bu süreçte devlet deneyimi, demokrasi birikimi ve siyasi çabası itibariyle cumhurbaşkanlığına en layık adayların başında geldiğine inanıyoruz. Bu, benim hem kendi ferdî görüşüm hem de partimizde paylaşılan görüşümüzdür.
Yapılan kamuoyu araştırmaları ve anketler, Recep Tayyip Erdoğan’ın bütün çabasına ve izlediği seçim iktisadına karşın bu seçimi kazanamayacağını gösteriyor. Erdoğan, siyasi olarak büyük bir tıkanmışlık içerisinde. Cumhur İttifakı, hiçbir ankette toplam yüzde 42-43’lük eşiği aşamıyor. Biz diyoruz ki 13. Cumhurbaşkanı, Millet İttifakı’nın, Altılı Masa’nın gösterdiği aday olacaktır. Gönlümüzden geçen isim de genel liderimiz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Lakin Genel Başkan’ımızın bize ısrarla telkin ettiği şey, Altılı Masa’yı rencide edecek bir beyanda bulunmamamız tarafındadır.
Millet İttifakı, adayın kim olacağını en yakın süreçte kararlaştıracaktır. Bize düşen vazife, demokratik kararlığımızdan hiçbir biçimde vazgeçmeden, ‘Ya Türkiye ya Külliye’ diyerek, Türkiye’den yana hal almamızdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin yurttaşları, Türkiye’den yana tutumunu güçlü bir biçimde ortaya koyacaktır. ‘Külliye’ değil, ‘Türkiye’ diyenler kazanacaktır. Biz kazanacağız. Ve ‘Yeter! Artık kelam milletindir’ diyenler kazanacaktır. Hassasiyetle üzerinde durduğumuz yegâne bahis, ittifakın iradesidir; genel liderlerin geliştirdikleri nezaketli ve demokrat üslubun devam ettirilmesidir.”