İzmir Ticaret Odası (İZTO) Bornova`daki Cemal Gürsel Askeri Kışlası`nın toprağını alarak ticaret merkezi kuracağı tarafındaki açıklamalara Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Kent Plancıları Odası’ndan (ŞPO) itiraz geldi.
Yazılı bir açıklama yapan ŞPO, İZTO’nun bölgede sanayi ve ticaret hedefli kullanımların yer seçmesi emeliyle Ulusal Savunma Bakanlığına müracaatta bulunduğu ve bakanlığın da 15 Ağustos 2022 tarihli yazı ile kelam konusu kışla yerinin İZTO`ya evresinin yapılabileceği istikametindeki bilgileri paylaştı. İZTO İdare Konseyi Lideri Mahmut Özgener’in “Kıymet takdiri; Ulusal Savunma Bakanlığımız tarafından 11 Kasım 2022 tarihinde Sermaye Piyasası Heyeti Lisanslı Karat Taşınmaz Değerleme Anonim Şirketi`ne yaptırıldı. Ulusal Savunma Bakanlığı tarafından iletilen 30 Aralık 2022 tarihli yazıyla, ek bir bedel ödenmeksizin Bakanlığın talep ettiği tesislerin yapılması kuralıyla bu yere ilişkin parsellerin yaptırılan değer takdiri sonucu belirlenen 2.732.500.000 Türk Lirası bedel karşılığında Odamıza zamanının yapılabileceği” açıklamalarının da yer aldığı açıklamada “Askeri alanlar ranta bahis edilemez!” denildi.
“KAMU FAYDASINA AYKIRIDIR”
“Kamu topraklarına göz dikilmesinin rant dışında bir münasebeti olabilir mi?” diye sorulan açıklamada, “15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrası kentsel yerleşmeler içerisinde yer alan ‘Askeri Alan’ların kent dışına çıkarılması tartışması sermayenin bu alanlara dönük ilgisinin artmasına neden olmuştur. Askeri Alanlar’ın kent içerisinde sahip oldukları pozisyon nedeniyle bu alanların ‘askeri alan’ niteliğinden çıkarılması halinde yurttaşın etkin olarak kullanacağı kamusal yerlere dönüştürülmelidir. Yıllardır kamu kullanımının tasarrufu altında kalmış bu alanın kamu niteliğinden çıkarılarak özel mülkiyete dönüştürülmesi kamu faydasına açıkça aykırıdır” sözlerini kullanıldı.
“BIRAKIN İMAR MEVZUATINI AÇIKÇA ANAYASAYA AYKIRIDIR”
Yürürlükte bulunan yönetmeliklerin hatırlatıldığı açıklamada, “Askeri Alanlar ve Askeri Yasak Bölgelerin Askeri Alandan çıkarılması halinde ‘Kentsel Yerleşmeler içerisinde yer alan Askeri Alanların, Ulusal Savunma Bakanlığı`nın programı dahilinde Askeri Alandan çıkarılması halinde, bu alanlar toplumsal donatı alanı olarak değerlendirilebilir’ biçimindeki karar ile askeri alanların dönüştürülmesi durumunda kamusal kullanımlara ayrılacağı, bu nedenle de bu alanın mülkiyetinin kamuya ilişkin olması karara bağlanmıştır. Bu nedenle, askeri alanların mevcut kullanım ve kelam konusu plan notundan dolayı planlarda kamusal kullanım dışında bir kullanıma ayrılması bırakın imar mevzuatını açıkça Anayasaya aykırıdır” denildi.
“AKIL DIŞI GİRİŞİM”
Askeri alanların ‘yeşil kuşak’ı tamamlayıcı nitelikteki alanlar olduğu söz edilen açıklamada, “İzmir kentinin sahip olduğu mevcut yapı stoku, kamusal alan yoksunluğu ve zelzele gerçeği dikkate alındığında askeri alanların askeri alan dışına çıkarılması durumunda vatandaşlarımızın en temel gereksinimi olan kamusal alan dışında bir kullanıma dönüştürülemeyeceği açıktır. 30 Ekim 2020 Ege Denizi ve 6 Şubat Kahramanmaraş sarsıntıları sonrası dirençli kent tartışmaları yapılıyorken kamu mülklerinin sermayeye adeta altın tepside sunulmasının bilime ve akla yatkın hiçbir açıklaması bulunmamaktadır. Son yaşanan sarsıntılardan ders çıkarmayı reddeden, planlamayı sermayenin daha fazla rant elde etmek için araçsallaştıran anlayışı reddediyoruz. Sonuç olarak halkımızın ortak faydası için kullanılması gereken bir alanın yok kıymetine satılmasına ve plan kararlarının değiştirilmesine karşı Anayasa, kanun ve yönetmeliklerin tanımladığı yetki ve sorumluluk doğrultusunda çabamızdan vazgeçmeyeceğiz. Yaşanması mümkün bu akıl dışı teşebbüse karşı başta İzmirlileri olmak üzere tüm kurum ve kuruluşları itirazlarını yüksek sesle tabir etmeye davet ediyoruz” sözleriyle noktalandı.