Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu Derneği’ne açılan kapatma davasının üçüncü duruşması hakimin sıhhat meseleleri nedeni ile 8 Şubat’a ertelendi.
Mahkeme, bir evvelki duruşmada davaya müdahillik talebinde bulunan öldürülen bayanların ailelerinin talebini reddetmişti. KCDP Genel Sekreteri Fidan Ataselim, somut kanıt olmadan açılan kapatılma davasının detaylarını ve davanın kamuoyunda neden siyasi olarak algılandığını Cumhuriyet TV‘de anlattı.
“BU BİREYLER 300 LİRA NAFAKASINI ÖDEMEDİĞİ İÇİN CEZAEVİNE GİRMİŞ ŞAHISLAR”
Davanın başlangıç basamağı ile ilgili konuşan Ataselim, “Mesele 2016 yılında bizimle ilgili BİMER’e yapılan şikayetlerle başlamış. Bu bireyler 300 lira nafakasını ödemediği için cezaevine girmiş ve vaktinde AKP’lilerin dayanağıyla cezevinden çıkmış şahıslar. Tezler da aile mefhumunu ortadan kaldırmak, terörü desteklemek üzere somut kanıtı olmayan suçlamalardan oluşuyor. Bu savlar üzerine derneğimiz tekraren kontrolden geçti, savcılık da belgeyi iade ederek ‘İddianızı somut olay ve kanıtlara dayandırmanız lazım’ demiş” dedi.
“YETKİLİLERİN YAPMADIKLARINI BİZ KENDİ İMKANLARIMIZLA YAPIYORUZ”
Somut olmayan bulguların belgeye eklendiğini belirten Ataselim, savlardan birinin de “ahlaka muhalif faaliyet yürütmek” olduğunu söyledi.
“Bizzat bakanlıkların kendileri ayrımcılık hatası işliyor, nefret mitingleri örgütlenmeye çalışılıyor. Yetkililerin yapmadıklarını biz kendi imkanlarımızla yapıyoruz. Tahminen bu yüzden tehlikeli görülüyoruz”
“BİZ BAYANLARI DURDURAMAZSINIZ”
Davanın siyasi bir süreçle yönetildiğini anlatan Ataselim, kelamlarına şu formda son verdi:
- Bu yalnızca bize yönelik bir dava değil. İstanbul Sözleşmesi’nden bir kişinin kararıyla geri çekildiğinde, bir kişi temel insan haklarına ait problemlerde tek başına karar alabilir demiş oldular.
- Burada topluma gözdağı verme maksadı var. Biz bayanları durduramazsınız.
- Hiçbir bayan ve LGBTQİA+ yalnız yürümeyecek. İşte bu yüzden bize açılmış olan dava politiktir.
- 8 Şubat’ta saat 10.00’da Çağlayan Adliyesi’nde olacağız.